Başkan Küçükoğlu yayınladığı mesajda şunları söyledi:

Değerli Basın Mensupları;
Türk Sağlık-Sen olarak kadın çalışanlarımızın çalışma hayatındaki sorunlarına çözüm arama da ve
taleplerini dile getirmede her zaman yoğun bir gayret içeresinde olduk. Kadın çalışanların sorunlarına
yönelik gerçekleştirdiğimiz Anket ve araştırmalar ışığında hazırladığımız raporları kamuoyu ve yetkililerle
paylaştık. Bunlardan bazıları ülkemizde 3503 makamdan sadece 410 nun da kadın var. Hemşirelerin % 86
sı mobbinge maruz kalmış ve kadınların % 72 si yöneticilerinden memnun değil. Bir yılda 80.398 şiddet
vakası yaşanmış, hemşirelerin % 69 u şiddete maruz kalmış ve kadın çalışanların % 51 nin en büyük
endişesi iş güvencesini kaybetmek. Bir hemşire 3,5 yılını nöbet tutarak geçiriyor ve bu durum kadın
çalışanların % 80 nin ailelerine vakit ayıramamaktan şikayetçi olmasına neden oluyor. Bu tür çalışmaların
ardından kadın çalışanların sorunlarını kendilerinin tespit edip değerlendirmesi ve çözüm önerileri
getirmeleri için Genel Merkezimiz tarafından bir çok kez Kadın Çalıştayı gerçekleştirildi.
Türk Sağlık Sen İzmir 2 Nolu şube olarak İnanıyoruz ki kadın komisyonumuzla birlikte İzmir’de
hizmet kolumuzda görev yapan kadın çalışanlarımızın sendikal mücadelede daha da aktif hale
geleceklerdir. Sorunlarını ve taleplerini daha kolay anlatma ve hak arama imkanı bulacaklar. Türk Sağlık-
Sen olarak kadın çalışanlarımızı kadın komisyonumuzda aktif olarak görev almaya davet ediyoruz. Çünkü
çalışma hayatında yaşanan sorunların çözümü için kadınlarımıza da görevler düşmektedir. Bugün, aşırı
nöbetler, olumsuz çalışma koşulları, yoğun iş yükü, şiddet ve mobbing kadın sağlık çalışanlarımızın çok
önemli sorunlarıdır. Söz konusu bu durumlar nedeniyle kadın çalışanlarımız tükenmişlik sendromu, yoğun
stres, özel ve sosyal hayatın kısıtlanması, ailelerine karşı sorumluluklarını yerine getirmede sorunlar
çıkması, depresyon ve uykusuzluk gibi problemlere maruz kalmaktadırlar.
Bu sorunların çözümü için kadın çalışanlar işyerlerinde kreş sayılarının artırılmasını, nöbet ve iş
yükünün hafifletilmesini, Aile hayatının korunması, anneliğin rahat bir şekilde yapılması için çalışma
saatlerinin düzenlenmesini istemektedirler. Süt ve doğum izinlerinin arttırılmasını beklemektedirler.
Hükümet sürekli çocuk sayısı ve aile büyüklüğüne vurgu yapmakta ve bunu sözle teşvik gibi bir
uygulama içine girmektedir. Fakat bu teşvikler sözle değil de icraatlar la yapılırsa bir karşılık bulacaktır.
Bunun için süt ve doğum izinlerini artıracağız söylemleri yeteri kadar dinlenmiştir. Artık bir an önce gerekli
düzenleme yapılmalıdır.
Ayrıca sağlık alanında hizmet veren kadın sayısının fazla olmasına rağmen karar alma
mekanizmasına bu oranı çok düşük kalması kadınların çözüm bekledikleri bir diğer sorundur.
Kıymetli Basın Mensupları;
Türk Sağlık-Sen olarak biz yürüttüğümüz ilkeli, kararlı ve cesur mücadelemizde tüm kadın
çalışanlarımızın aktif olarak yer almaları için davet ediyoruz. Türk kadını sesini duyurmalı, düşüncelerini
açıklamalı ve çözüm için mücadele etmelidir. Sivil toplumda görev alan kadınlarımız, Türk kadının
temsilcisi ve ümididir.
Gelin sorunların çözümünün ilk adımını atın. Sesinizi güçlü bir şekilde kendi dilinizden duyurun,
sendikamız daima sizlerin yanında olmuştur ve olmaya da devam edecektir. Türk Sağlık Sen İzmir 2 Nolu
Şube Kadın Komisyonu olarak 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyor, saygılar sunuyorum.

Seda KÜÇÜKOĞLU

Türk Sağlık Sen İzmir 2 Nolu Şube Kadın Komisyonu Başkanı