İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP’nin Çekmeköy Belediye Başkan Adayı Orhan Çerkez ile ilçede halk buluşması gerçekleştirdi. İmamoğlu, eski başbakanlardan Tansu Çiller'in "İstanbul aradığı heyecanı Murat Kurum'la buldu" sözlerine de yanıt verdi.

"KANAL PROJESİNİ AĞIZLARINA ALAMIYORLAR"

İmamoğlu “İstanbul'da bazı şeyler artık konuşulmuyor. Mesela yapılaşmaya açılan yeşil alanlar, kişiye özel imar düzenlemeleri, israf ve yolsuzluk 5 yıldır İstanbul'un gündeminden kalktı. Parasızlıktan durmuş metro inşaatları, su baskınları, imtiyazlı bir avuç insan ya da bir kısım kendi ailelerine yakın dernekler, vakıflar artık bu şehrin gündeminde yok. Bunların hepsini bu şehrin gündeminden çıkardık. İstanbul'u 5 yılda o kadar çok değiştirdik ki onlar çılgın proje diye övdükleri işlerin, İstanbul'a ne kadar zararlı olduğunu milletimiz gördü. Tepkisini koydu. Hani Türkiye'yi çağ atlatacaktı, İstanbul'u şaha kaldıracaktı ya, Kanal İstanbul projeleri. Şimdi ağızlarına alamıyorlar” diye konuştu.

"SEÇİMDEN ÖNCE HER RENGE BOYANIRLAR"

İmamoğlu “Bunlar seçimden önce hep renge boyanırlar. Yeter ki işin hesabı oy olsun. Her renge boyanırlar. Ve o renk üzerinden insanların fikirlerini aldatmaya çalışırlar. Bu millet aklı başında millet. Bu millet kimi sevmez biliyor musunuz? Aldatanı sevmez. Bir de sıklıkla aldananı  sevmez. Onun için milletimiz bu seçimde aldanana da aldatana da oy vermeyecek. Birlik olacağız. Bir de uyanık olacağız. Bunların oyununa gelen kim var ise o insanlarımızı mutlaka uyaracağız” dedi.

ÇİLLER'İN KURUM'A NEDEN DESTEK OLDUĞUNU ANLATTI

İmamoğlu, konuşmasında eski başbakanlardan Tansu Çiller’in rakibi Murat Kurum için yaptığı destek açıklamasına da değindi. İmamoğlu şunları söyledi:

- Seçim süreci, zaman yaklaştıkça çok ilginç haller alır. Çok şirin haller alır. Dün  bir hanımefendi geçmiş dönemlerde bu ülkeyi başbakanlık bir hanımefendi bir açıklama yapmış. Ki kendisi ekonomiyi perişan etmekte de maharetlidir. Aynı bugünkü gibi üç haneli enflasyonları, yüksek faizleri bize 90’lı yılların ortasında yaşatmış birisidir. Hanımefendi başbakan, desteğini rakibim sayın Kurum'a demiş. Niye? Depremi, kentsel dönüşümü çözermiş, yollardaki trafik problemini çözermiş. Ama onun niçin desteklediğini ben biliyorum. Niçin yanında olduğunu da ben biliyorum. 

- Kendisine ait 13 bin metrekare araziye ballı börek bir imar çıkarttığı için Şehircilik Bakanı, onun için destekliyor. Sarıyer'de 13 bin metrekarelik şahsına ait araziye ısrarla imar çıkarttı. Biz de ısrarla dava açtık. Orayı iptal ettirdik. Bana niye destek versin. Destek vereceği yeri biliyor. Bana niye destek versin?  Tabii vermez. O, rant kazanmasına sebep olmuş. Ben de milletime rant kazandırmak için çalışıyorum. Bir Allah'ın kulu diyemez ki, Ekrem İmamoğlu  imtiyazlı bir kişiye imar rantı sağladı. Sağlamam. Ama ben milletime rant da sağlarım. Hizmet de veririm. Milletin parasını millete dağıtmakta maharetliyim. 

RANT KAPILARINI KAPATMAYA DEVMA EDECEĞİZ

İmamoğlu, “Fark şu; o bir kişiye yakın, ben 16 milyona yakınım bir. O, bir kişiye hesap verir. Ben 16 milyona hesap veririm. O, önce bir kişi memnun mu mutlu mu ona bakar. Ben 16 milyon insanın yüzüne bakarım. Biz onların rant kapılarını kapatmaya devam edeceğiz” dedi. 

İSRAFA SON VERDİK

İmamoğlu şuan İstanbul’da 65 km’lik metro hattının, halka açılan milyonlarca metrekarelik kent ormanlarının konuşulduğunu belirterek  şunları kaydetti:

- Bunların aklında bile yoktu; şehrimiz kreşleri konuşuyor. Yurtları konuşuyor. Üniversite öğrencilerine verilen 100 binlerce burslu konuşuyor. Bunların aklına bile gelmeyen kent lokantalarını konuşuyor. 650 bin annenin cebindeki kartı konuşuyor.

- Bunları nasıl yaptık? İsrafa son verdik. Bunların beceremediği israfa son verdik ve bu şehre hizmeti getirdik. İstanbul yatırımlarla güçlenmeye devam ediyor. Şehrimizin her ilçesini eşit tuttuk. O partili, bu partili demedik. Onların kutuplaştırdığı gibi, ayrıştırdığı gibi biz yapmadık, yapmayız. Bizim terbiyemiz, bizim ahlakımız nedir biliyor musunuz? İnsanı insan olduğu için severiz. Oyuna, partisine bakmayız.

“SÜT DAĞITMAKTAN ONUR DUYUYORUM”

- ‘Milletin sorununu çözmek yerine süt dağıtmayı vaat ediyor’ diyor. Ben bu şehrin bebelerine, bu şehrin çocuklarına süt dağıtmaktan onur duyuyorum. Bu şehrin bebeklerinin büyük bir kısmı benim gibi şanslı değil. Benim annem o zaman 9-10 tane inek bakıyordu. Tertemiz süt  sabahleyin ahırdan evin içine geliyordu ve içiyorduk. Ama şimdi bizim bu şehirde şanssız bebeklerimiz var. 

- Niye biliyor musunuz? Bunlar ekonomiyi sefil ettiler. Ekonomiyi rezil etti. Üç haneli enflasyon sadece bizim ülkemizde var. Bunlar,  ekonomiyi başaramadılar, beceremediler. Bizim paramızı dünyanın pulu ettiler. Onun için ne oldu? Eve giren para azaldı. Bir anne baba çocuğuna süt alamaz oldu. Vallahi ben göğsümü gere gere 100 binlerce çocuğumuza 25 milyon litre sütü dağıtmaktan onur ve gurur duyuyorum. 

- Ben bu hizmetleri açıkladığımda ne demişlerdi? ‘Kimin parasını kime veriyorsun?’ Milletin parasını millete veriyorum kardeşim. Siz milletin parasını bir avuç insana verdiniz, biz milletin parasını millete vermeye devam edeceğiz. Ve bundan asla vazgeçmeyeceğiz.